Açlık Grevleri

8 Kasım 2018 günü DTK Eşbaşkanı ve Hakkari milletvekili Leyla GÜVEN tarafından başlatılan süresiz ve dönüşümsüz açlık grevleri, halen Türkiye’de 100’ün üzerindeki hapishanede, binlerce kişi tarafından sürdürülmektedir .Birçok tutuklu ve hükümlünün açlık grevini sürdürdüğü ve Mart ayı itibariyle ;Tüm cezaevlerine yayılan açlık grevleri, bazı yerlerde ölümcül eşiğe yaklaşmıştır. Maalesef 25 Mart itibariyle Türkiye Cezaevlerinde yaşamına son veren mahpuslara; 1995 Mardin doğumlu Medya ÇINAR da eklenmiştir. En doğal insan hakkı talebi için başlayan süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemlerine, yaşamlarına son vererek Türkiye demokrasisine uygulanan tecridi protesto eden , 21 Şubat 2019 günü Almanya’da Uğur ŞAKAR, 17 Mart 2019 günü Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde Zülküf GEZEN, 22 Mart 2019 günü Gebze M Tipi Kadın Kapalı Cezaevi’nde Ayten BEÇET, 24 Mart 2019 günü Erzurum Oltu T Tipi Cezaevi’nde Zehra SAĞLAM ve 25 Mart 2019 da Mardin E Tipi Cezaevi’nde  Medya ÇINAR’ın ailelerinin acısını paylaşıyor ve yitirilen son can olmasını temenni ediyoruz.

Her ne kadar uluslar arası hukuk ve TC yasaları yok sayılarak Türkiye demokrasisine tecrit sürdürülüyor, açlık grevleri görmezden gelinmeye çalışılıyor ve yaşamına son verenlerin cenazelerine yetkililer tarafından gerekli saygı gösterilmiyorsa da TC’nin de taraf olduğu uluslararası insan hakları sözleşmeleri nezdinde ve kamuoyu vicdanında; cezaevlerindeki tüm ölümlerin sorumluluğu; adaleti sağlaması gereken ve yasaları uygulamakla yükümlü olan yetkililerdedir.

Hatırlatmak isteriz ki yaşam hakkı kutsaldır. Hepimizin karşı çıktığı tecrit ve izolasyon uygulamalarının son bulması için devam eden açlık grevlerinde dile getirilen talepler insan hakları hareketi tarafından anlaşılmış ve insan hakları hukukuna uygun olarak tecridin kaldırılması için gereken her türlü çalışma ve girişim başta İHD ve THİV gibi kurumlarca yürütülmektedir. Önceliği insan yaşamının ve onurunun korunması olan insan hakları savunucuları olarak bizler de her koşulda yaşama hakkını savunuyor ve ölümlerin durması için Adalet Bakanlığı başta olmak üzere tüm yetkilileri ve siyasi partiler başta olmak üzere tüm sivil toplum kuruluşlarını sorumluluk almaya davet ediyoruz. Bu çağrımız kamuoyunda duyarlılık geliştirebilecek vicdan sahibi tüm insanlara ve mahpuslar nezdinde etkin olabilecek tüm çevreleredir.

Halen devam etmekte olan Mardin E Tipi Cezaevinde 142 mahpusun süresiz dönüşümsüz açlık grevi süreci ile ilgili başta tabip odası olmak üzere STK’lardan oluşan bağımsız izleme heyetinin, cezaevinde gözlem yapmasına ivedilikle izin verilmesinin; kamuoyunun bilgilendirilmesi ve ölümlerin engellenebilmesi talebini hatırlatıyoruz ve buradan daha önce reddedilen talebimizi yineliyoruz.

Önüne geçilebilir nedenlerle kimsenin kalıcı olarak zarar görmemesi, geçmiş dönemlerde olduğu gibi benzer süreçlerde ortaya çıkan can kayıplarının bir daha yaşanmaması için herkesi; SESSİZ KALMANIN ÖLÜMLERE SEBEP OLABİLECEĞİNİ GÖRÜYOR ,bir kez daha ve ACİLEN  sorumluları duyarlı  olmaya davet ediyoruz. 

KESK Mardin Şubeler Platformu,

İnsan Hakları Derneği Mardin Şubesi,

Mardin Tabip Odası,

Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD)

Mardin Barosu Cezaevi ve İnsan Hakları Komisyonu,

HDP Cezaevi İzleme Komisyonu,

Yorumlar