Başka Halepçeler Yaşamak İstemiyoruz. İNSANLIK TARİHİNİN KARA LEKESİ ‘HALEPÇE KATLİAMI ‘
Bundan 23 yıl önce 16 Mart l988 yılında, Ortadoğu’nun kadim halkı Kürtler tarih boyunca karşılaştığı vahşetle bir kez daha karşılaştı. Saddamın emri ile bir Kürt kasabası olan Halepçe’ye kimyasal silahlarla saldırıldı ve bir günde 6 binden fazla Kürt katledildi.Halepçe kenti, ani ölümün dehşet verici sahnelerine, günlük işlerin ortasında donan cesetlere, avlularında oturan insanların, çocuklarını göğüslerine kaldıran kadınların, zehirli gaz bulutundan kaçarken saldırı ortasında can veren binlerin trajedisine sahne olmuştu.Aslında Halepçe’de gerçekleştirilen katliamın temelleri daha önceden dünyanın gözü önünde atılmıştı. Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin yönetimindeki Baas rejimi, Kürt coğrafyasında gelişen Kürt muhalefetini bastırmak ve Kerkük’teki Kürt nüfusunu azaltmak için 1980 yılından beri sürmekte olan İran Irak savaşında Iraklı Kürtlerin İran’a yardım etiğini bahane ederek, Kürtlere karşı enfal hareketini başlattı. Enfal, Arapçada savaş ganimeti anlamındadır. Saddam Hüseyin ve kuzeni ‘Kimyasal Ali’ lakaplı Ali Hasan El-Mecid için Kürtleri katletmek bir savaş ganimeti sayılmaktaydı. Yalnız Halepçe’ye kimyasal gaz atılmadı, Enfal hareketi süresince Kürt köylerine zehirli gaz atılarak veya dozerlerle evler yıkılarak köylerin boşaltılması sağlandı. Kırsal kesim nüfussuz hale getirildi. Bu katliamları gerçekleştiren Saddam Hüseyin ve Ali Hasan El-Mecid daha sonra idam edilmelerine rağmen halen başta Kürtler olmak üzere Ortadoğu halkları için her an vahşetlerle karşılaşma tehlikesi mevcuttur. Coğrafyamızda da binlerce Kürt köyü boşaltılmakta, İran’da Kürt muhalifler idam edilmekte ve yine dünya bu duruma sessiz kalmaktadır.Yine halklarımızı derinden etkileyen bir diğer katliam da İstanbul’da gerçekleşti. 16 Mart 1978 tarihinde İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kampusu’ndan çıkmakta olan devrimci öğrenciler üzerine dönemin faşist çeteleri tarafından atılan bomba sonucu 7 genç katledildi. Halepçe katlimanın mağduru Kürtlerin temel hakları ile ilgili çözümsüzlük bugun ülkemizde de yaşanmaktadır.. Bunun için diyoruz ki artık Siyasal iktidar sorunun çözümü için , adımlar atmalıdır.Kamoyunda tartışılan operasyonlar yapılmaması , TBMM başkanlığına sunulan Hakikat Komisyonu kurulması ile ilgili yasa tekliflerinn iTBMM gündemine almalı ve BM standartlarına uygun gerçek bir Hakikat Komisyonu kurulması . Kürt sorununun en önemli sonuçlarından olan toplu mezarlar gerçeği ile yüzleşilerek , bu mezarların BM kurallarına göre açılmasını sağlanılması , merkezi bir DNA bankası kurulması Cezaevlerinde halen ağır hasta olan ve salıverilmediği takdirde ölebilecek olan mahpusların salıverilmesini sağlamalıdır.Kürt siyasetçilerinin tutukluluğuna son verilmesi ile PKK lideri Abdullah Öcalan için ev hapsine alınması gibi sorunun çözümüne katkı sunacak .önerilerin hükümet tarafından dikkate alınması gerekmektedir.Ortadoğu’da barışın kardeşliğin gelişmesi için Kürt sorunu tüm Ortadoğu devletlerinde demokratik bir şekilde çözülmesi gerekmektedir.. Dünyada başka Halepçelerin, Beyazıtların yaşanmaması için, savaşların son bulması için, farklı kimlikler üzerinde baskı ve zulmün uygulanmaması için, başta siyasal iktidarın toplumda gelen güçlü barış ve demokrasi taleplerini dikkate alarak adım atmaldırı. Halepçe katliamı insanlık tarihinin kara günüdür.bugunu unutmayacağız unutturmayacağız.
Katliamlara HayırHalepçeler Unutulmasın! Biyolojik, Kimyasal ve Nükleer Silahların Üretimi, Bulundurulması ve Kullanılması Yasaklansın!
Başka Halepçeler Yaşamak İstemiyoruz.
EM HELEPÇÊ JIBîR NAKIN
İHD –MEYA-DER-KESK
|
