Öğretmene şiddet sürüyor, isyanımız büyüyor.

Bugün burada toplanmamızın nedeni, her geçen zaman içinde katlanarak artan şiddet olaylarından sonuncusunun bu okuldaki değerli bir öğretmen arkadaşımıza karşı yapılması… Öncelikle bu alçakça saldırıyı tüm öfkemizle kınıyoruz.  Ve maalesef, okullarda yaşanan şiddet olaylarının önlenmesi hususunda Milli Eğitim Müdürlüğü ve Mardin Valiliğinden umudumuzu yitirmiş bulunmaktayız. Her defasında Mardin’deki eğitim kalitesinin yükseltilmesinden dem vuran, bu uğurda rapor ve sevk alan öğretmenleri fişleyen, haftalık ders programlarının alt üst eden bu yönetim anlayışından bir umarımızın olmayacağını ilk günlerde anlamıştık… Adeta Perşembenin gelişi, çarşambadan bellidir dercesine, eğitim yılının başında ilk şiddet olayının yaşandığı günlerde, yetkili makamlarca hiçbir çözümün üretilmediğini görmüş ve bir çözüm üretilmezse şiddet olaylarının önünün alınmayacağını sayın makam sahiplerine bildirmiştik.   Bu durumda da yaşanacak vebalinde kendilerine ait olduğunu deklare etmiştik.  

Çok şey söylememize, şiddet eylemlerine dikkat çekmek için bir günlük kokart eylemi yapmamıza rağmen, hiçbir yetkilinin bizimle temasa geçmemesi de olayın vahametini gözler önüne sermişti. Biz, dişimiz, tırnağımız olan değerli öğretmenlerimizin şiddete uğramaması için her türlü fedakârlığı yapmaya hazırken, anlaşılan o ki, şiddeti kendinden menkul devlet aygıtı, bu durumu kanıksıyor, şiddet eylemini doğal bir olaymış gibi görüyor.

Buradan Sayın Valimize sesleniyorum; her defasında eğitimin başarısının artması için öğretmeni ablukaya almak meşru iken, öğretmenin okullarda yaşadığı sorunlar, okul olanaklarının yetersizliği ve şiddete maruz kalmasına yönelik neden çözüm üretilmiyor? Başarının, bireyin moralinin yüksek olmasıyla elde edildiği bilinmiyor mu yoksa?

Anlaşılan o ki devlet için kutsal bir başvuru aygıtı olan şiddet, biz eğitim emekçileri için onur kırıcı bir davranıştır. Resmi Form’un hukuka havale ettiği, hukukunda, şiddet olayına karşı pek caydırıcı önlem almadığı düşünülürse ve her defasında gururu incinenin öğretmen olduğu gerçeğini de göz önüne alarak, bizler eğitim emekçileri olarak, kendi geliştireceğimiz meşru yöntemlerle bunun üstesinden çıkmaya çalışacağız.

Bu sebeple bugünlerde okullarda bir eğitimciler dayanışması olan savunma gurupları üzerinde çalışıyoruz. Elini kolunu sallayarak okullara giren, sınıf sınıf dolaşıp, öğretmenlere şiddet uygulama mantığına karşı, tepkisel olacak, savunmaya dönük, şiddet uygulamak isteyenleri etkisizleştirecek bir dayanışma üzerinde çalışıyoruz. Mademki okullar biz eğitim emekçilerinin, mademki yetkili kişiler önlem almakta yetersiz kalıyor, mademki kimse bize sahip çıkmıyor, o zaman biz kendimize sahip çıkmasını da biliriz.

Son olarak, sayın valimize şunu söylemek istiyoruz; Mardin’in, eğitim başarısının bir derece artması her ne kadar eğitimin kalitesinin artması ile alakalıysa, bir o kadar da bu işi icra eden biz eğitim emekçilerinin moralinin yüksek olmasıyla da alakalıdır. Aksi takdirde, öğretmenin yaşadığı her tatsız olaydan sonra kendini yalnız hissetmesi onun demoralize olmasına neden olur ki bu durumda da tam kapasite ile üretim sağlamayacağı hepimizin malumudur. O sebeple okullarda şiddete maruz kalan, gururu incinen ve kendini yalnız hissettiği için umudunu yitiren öğretmenlere sahip çıkılmasını buradan bir kez daha talep ediyoruz.

Değerli arkadaşımıza yapılan bu alçakça hareketi bir daha kınıyor, eğitim emekçilerine geçmiş olsun diyoruz.

EĞİTİM SEN MARDİN ŞUBESİ