Hak Gaspları Son Bulana Kadar İnatla, Kararlılıkla Mücadelemizi Sürdüreceğiz!

Sultan fermanları gibi KHK yayınlayanlar, hakkı, hukuku yok sayanlar, on binlerce eğitim emekçisini sudan sebeplerle okullarından koparanlar, yüz binlerce öğrenciyi öğretmensiz bırakanlar, üniversiteleri ve bilimi tırpandan geçirenler duyun sesimizi!

Baskılarınıza, hukuksuzluklarınıza, hak gasplarınıza inat yine alanlardayız! Geride bir arkadaşımızı dahi bırakmadan çocuklarımıza, öğrencilerimize, mesleğimize kavuşana kadar da burada olacağız!

15 Temmuz sonrası, mitinglerle kent meydanlarını “demokrasi” alanlarına çevirdiğini iddia edenler bugün aynı meydanlarda, hakkını arayan, emeğini savunan arkadaşlarımıza karşı faşizmin gerçek yüzünü göstermektedir. Birçok ilde açığa alınan arkadaşlarımızın itiraz dilekçeleri kabul edilmemekte, anayasal bir hakkın kullanımı engellenmektedir. Hükümet açıkça ne anayasa ne hukuk tanımaktadır!

Bugün en temel demokratik bir hakkın kullanımına dahi izin vermeyenlerin, OHAL’i kendi hukuksuzluklarına kalkan yapanların amaçları ortaya çıkmıştır. Amaçlarının darbeyle mücadele etmek olmadığı su götürmez bir gerçektir. Amaçları, kendisine itaat etmeyen herkesi, politikalarını eleştiren, kendilerine muhalefet eden herkesi zorla, zorbalıkla hizaya getirmeye çalışmak, sindirmek, susturmaktır!

Ne öğretmensiz kalan öğrencilerimiz ne hakkaniyet ne de adalet umurlarındadır! Tek dertleri, daha fazla kadrolaşmak, istedikleri her şeyi daha kolay yapabilmektir! Bu nedenledir ki sendikal faaliyetlerimiz “suç” kategorisine sokulmaya çalışılmaktadır. Çünkü her bir Eğitim Sen üyesi, yıllardır her türlü çirkin, mesnetsiz karalamaya ve iftiraya inat; emeği, hakları ve çocuklarımızın yarınları için mücadele etmektedir!

Ellerinde bir tek somut ve hukuki delil bulunmayanlar, suç işlediklerini bile bile sendikal faaliyetlerimizi, dolayısıyla mücadelemizi hedef tahtasına koymuşlardır.

·         Çünkü onlar cemaatlere “yürü ya kulum” derken, bugün darbeci dedikleriyle pozlar verirken, 4+4+4’le eğitimin içini boşaltırken bizler kamusal, parasız, laik, bilimsel, anadilinde ve nitelikli eğitimden yana mücadele veriyorduk.

·         Onlar, kopya skandallarına, ataması yapılmayan öğretmen intiharlarına gözlerini kapamışken, bizler yine aynı meydanlarda tüm gücümüzle yaşanan skandallara karşı çıkıyorduk! 

Kısacası bizler, AKP’nin eğitimdeki ve toplumsal yaşamdaki yasakçı, cinsiyetçi, ayrımcı, eşitsizlikçi tüm uygulamalarına karşı en güçlü direnci oluşturuyorduk! Bu nedenle onlar savaş dedikçe biz barış istiyoruz, yaşamak ve yaşatmak istiyoruz dedik! Onlar ucuz iş gücü dedikçe biz emekten yana olduk! Onlar “rant”, “kader”, “fıtrat”, “iyi öldüler” dedikçe biz, artık yeter, eşitlik ve adalet istiyoruz dedik!

Bizler, yüz yıllık mücadele geleneğimizden aldığımız güçle bu karanlığı da yırtıp atacağız! Unutulmasın ki Eğitim Sen, omuz omuza vermenin, yarınlarımıza vurulan mühürleri söküp atmanın adıdır! Onursuzca yaşamayı tercih edeceğimizi sananların yüzüne bu gerçek tokat gibi çarpacaktır.

Eğitim Sen olarak yaşamın her alanında kendisine itaati arzulayan ve bunun için her yolu deneyen bir siyasi iktidar karşısında asla geri adım atmayacağımız bilinmelidir. Her bir üyemizin, arkadaşımızın hakkı iade edilene kadar örgütlü mücadelemizi yükselteceğiz! Bizleri bu sözümüzden döndürmeye de kimsenin gücü yetmeyecektir! Herkes bilmelidir ki tarih, zalimleri en karanlık sayfalarında, zulme boyun eğmeyenleri de onuruyla, umuduyla ve cesaretiyle doğruyu söyleyenleri yazdığı gibi yazacaktır! Arkadaşlarımıza, öğrencilerimize söz veriyoruz: Birbirimizden aldığımız güçle, tüm güçlükleri aşacağız ve biz kazanacağız.

                                                                                          EĞİTİMSEN MARDİN ŞUBESİ

Yorumlar